Çocukluk yıllarımda izlediğim ve her defasında aynı heyecanı duyduğum bir film var: Geleceğe Dönüş serisi. Bilimkurgu ve zaman yolculuğu temalarını mükemmel bir şekilde işleyen bu seri, benim için yalnızca eğlenceli bir yapım değil, aynı zamanda sinemada anlatının gücünü hissettiğim en özel deneyimlerden biri. Ancak serinin üçüncü ve son filmi olan Geleceğe Dönüş III her izlediğimde bende farklı duygular uyandırır. Filmin sonuna yaklaştıkça bir yandan hikâyenin sona eriyor olması içimde bir burukluk yaratırken, diğer yandan trenin zaman makinesinin yerini alması beni inanılmaz heyecanlandırır. Acaba bir devam filmi yapılsa ve zaman yolculuğu için bir tren kullanılsa nasıl olurdu diye düşünmeden edemem. Bu filmde tren, sadece bir ulaşım aracı olarak değil, zamanın kendisiyle kurulan bir köprü olarak kullanılır. Hikâyenin kritik sahnesinde, Dr. Brown ve Marty McFly, yakıtı bitmiş DeLorean’ı 88 mil hıza ulaştırabilmek için bir buharlı lokomotiften yararlanır. Tren burada sadece mekanik ...
Ülkemizde demiryolu ekonomik, askeri, sosyal ve kültürel gelişimde etkin rol oynamıştır. 1923-1950 arası demiryolu açısından hem başlangıç hem de yatırım yılları olmuştur. Ekonomik kalkınma hamlesinin yapıldığı bu yıllarda demiryolu hammadde ve malzeme taşımalarında hayati rol oynamıştır. Gelişmiş ülkelerin demiryollarına baktığımızda sektörün değişen şartlara ve ihtiyaçlara göre yeniden yapılandığı görülmektedir. Ülkemizde demiryolunun gelişimi için, taşımacılıktan demiryolu endüstrisine, eğitimden Ar-Ge’ye, yan sanayiden bakım-onarım hizmetlerine, müşavirliğe, altyapı inşaatlarından sertifikasyona kadar bütün alanlar da özel sektörün de işin içinde olduğu efektif bir mekanizmaya ihtiyaç olduğu görülmüştür. Bunun ancak demiryollarımızın yeniden yapılandırılması ile mümkün olabileceği belirlenerek, bu konuda yasal bir altyapı oluşturulmuş ve demiryolu sektöründe serbestleşme sağlanmıştır. 01 Mayıs 2013 tarihinde Resmi Gazete ’de yayınlanan 6461 sayılı “Türkiye Demiryolu U...