Sağlıklı, güvenli bir gelecek
için yeşil ve temiz bir çevrenin oluşturulmasının gerekliliği artık tüm dünyada
uygulanacak politikalara ve yatırımlara yön vermektedir. Lojistik sektöründe de
bu hedeflere ulaşmanın yolunun ancak demiryolu taşımacılığının daha yaygın ve etkin
kullanımıyla mümkün olabileceği anlaşılmıştır.
AB ülkeleri bu bağlamda demiryolu
sektörü ile ilgili 91/440 sayılı Avrupa Konseyi Direktifi doğrultusunda yönetim
özerkliği sağlayarak mali yapılarını iyileştirmişler ve verimliliklerini
arttırmışlardır.
Avrupa Birliği; taşımacılığı
modern ekonominin anahtarı olarak ele almakta ve ulaştırma politikalarında
dengenin demiryolu, denizyolu ve iç suyolları lehine arttırılmasını sağlamak
için çalışmaktadır. Avrupa genelinde tek tip Pazar oluşturmak ve tüm Avrupa
ülkelerini dolaşabilen kesintisiz bir demiryolu altyapısını tesis etmek
amacıyla; Demiryolu kuruluşlarının özerkliği, İşletme ve altyapının birbirinden
ayrılması, yeni işleticilerin hatlara erişim hakkının sağlanması, Altyapı
kullanım bedelinin ayrımcı olmayan bir şekilde belirlenmesini sağlama
konularında ülkeleri yapısal değişimler yönünde zorlamaktadır.
Bu çalışmalara paralel olarak
Avrupa Birliği’nde, ülkelerin milli demiryolu şebekelerini bir araya getiren,
Orta ve Doğu Avrupa ülkelerini de içine alan bir Avrupa yüksek hızlı tren
şebekesinin gerçekleştirilmesi yönünde de süreç devam etmektedir.
Kombine taşımacılık her geçen gün
önem kazanmakta ve bu durum da demiryolunu yıldızını daha da parlatmaktadır.
Dünya genelinde küresel ticaretin
gelişimine paralel olarak ortaya çıkan ulaştırma koridorları, demiryollarının küreselleşmenin
getirdiği düzene ayak uydurabilmesi için önemli yapısal ve teknik değişim süreçlerinden
geçmesine neden olmaktadır.
Demiryolunun güvenli olması, ağır
yük taşımacılığına uygunluğu, sabit transit süresi, çevreci olması ve hava
koşullarından etkilenmemesi demiryolu taşımacılığını üretici ve ihracatçı için
etkin bir taşıma modu haline getirmektedir.
Soğuk kış günlerinde olumsuz hava
şartları, kar ve buzlanma yüzünden kapanan yolları, iptal edilen uçak ve gemi
seferleri haberlerini sıklıkla duyarız.
Demiryolu olumsuz hava
koşullarından en az etkilenen taşıma modu olarak lojistik zincirinin güvenli
bir şekilde aksamadan devam etmesine imkân sağlamaktadır.
Demiryolcular, zorlu hava
şartlarında, özellikle yoğun kar yağışında demiryolunda seyrüseferin kesintiye
uğramaması için önceden gerekli tedbirlerin alınmasını sağlarlar. Demiryolu
hatlarının her kısmında trafiği engelleyen ve her kış mevsiminde karın
kapattığı bölgeler önceden tespit edilerek gerekli önlemler alınır. Demiryolunun
karla kapanmasını ve karın hat üzerinde birikmesini önlemek üzere yapılan
engeller yani kar siperleri, tamir ettirilerek kar mevsimi gelmeden hazır
bulundurulur.
Özellikle istasyonlardaki ve
hatlar üzerindeki makas parçaları, hatlar, traversler, vagon kantarları,
hemzemin üst ve alt geçitler, peron, istasyon meydanları, bina, ambar ve yollar
karlanma ve buzlanmaya karşı sürekli temizlenmektedir.
Bu önlemler sayesinde demiryolu
her türlü olumsuz hava şartı, kar, buz demeden işleyişine devam eder.
Demiryolu hatlarının her şart altında seyrüsefere açık tutulması için, her türlü iklim ve coğrafi koşulda görev yapan tüm demiryolcuları saygıyla selamlıyoruz.
Nostaljik duydular ile Tarih bilgisinin bir arada harmanlandığı sürükleyici bir yazı... Emeğe sağlık
YanıtlaSil